22 Mayıs 2012 Salı

1982 Anayasası hangi şartlarda, nasıl bir ortamda yapılmıştır?

1982 Anayasası hangi şartlarda, nasıl bir ortamda yapılmıştır?

12 Eylül 1980’de yönetime el koyan Milli Güvenlik Konseyi (MGK), yeni anayasanın bir kurucu meclis tarafından yapılması ve halkoylamasına sunularak yürürlüğe girmesine karar vermişti. 1982 Anayasasının yapımına ilişkin ilk somut adım, bu anayasayı yapacak Kurucu Meclis’e ilişkin yasanın 29 Haziran 1981’de çıkarılması ile atıldı.
Söz konusu Kurucu Meclis Ekim 1981’de çalışmaya başladı. Kurucu Meclis, MGK ve Danışma Meclisi olmak üzere iki kanatlıydı. MGK, Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren başkanlığında kara, hava, deniz kuvvetleri komutanları ile jandarma genel komutanından oluşuyordu. Sivillerden oluşan Danışma Meclisinin tamamı ise, esas olarak MGK tarafından atanmıştır. Danışma Meclisine aday olmak için, 12 Eylül 1980’den önce herhangi bir siyasal partinin üyesi olmamak şartı getirildi.
Danışma Meclisinde, Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı başkanlığında on beş kişilik bir Anayasa Komisyonu kuruldu. Anayasa maddelerinin, önce Danışma Meclisinde sonra MGK’de görüşülmesi esası benimsendi. MGK, Danışma Meclisinden gelen metni aynen ya da değiştirerek kabul edecek veya reddedecekti. MGK’nın değiştirdiği metin üzerinde Danışma Meclisi, bu tür bir yetkisi yoktu. Dolayısıyla, Kurucu Meclisin anayasa yapım sürecinde son sözü söyleyen kanadı MGK idi. Meclisin seçimle oluşturulmamış bu sivil kanadı, anayasa yapım sürecinde MGK için bir ön çalışma yapmanın ötesinde bir etkiye sahip değildi.
Danışma Meclisi 23 Eylül 1982’de Anayasa taslağını tamamladı. MGK, kamuoyuna duyurulan bu taslak üzerindeki çalışmalarına devam etti. Ne var ki, kamuoyu, taslağa son biçimini verecek olan MGK’nin taslak hakkındaki görüşlerini öğrenme olanağı bulamadı. MGK, anayasa taslağını 18 Ekim 1982’de kabul etti. Kabul edilen metin iki gün sonra Resmi Gazete’de yayımlandı. Anayasanın yürürlüğe girmesi için atılacak son adım halkoylamasıydı. Anayasanın yapım sürecine toplumun çeşitli kesimlerinin yeterince katılımı söz konusu olmadı. MGK, halkoylamasından önce hangi yönde oy verileceği konusunda telkinde bulunmayı ve metnin eleştirilmesini de yasakladı. Anayasanın devlet adına resmen tanıtılması görevini de, devlet başkanı ve MGK başkanı Orgeneral Kenan Evren üstlendi. Basının sıkı denetim altında tutulduğu anayasa yapım sürecinde, toplumun başlıca katılım aracı olan siyasal partilerin, dernek ve sendikaların kapatılmış veya faaliyetlerinin askıya alınmış olması, anayasa konusunda kamuoyu oluşturma bakımından örgütlü bir etkinlik gösterilmesi olanağını ortadan kaldırdı. Dolayısıyla, anayasa konusunda farklı görüşlerin kamuoyuyla paylaşılması mümkün olmadı. Anayasanın halkoylamasında reddedilmesi durumunda ne olacağına ilişkin bir düzenleme 1981 tarihli Kurucu Meclis Yasasında yer almamıştı. Bu da, söz konusu olasılığın gerçekleşmesi durumunda askeri rejimin sürüp gideceği düşüncesini akla getiriyordu.
Sonuçta, halk, 1982 Anayasasına ilişkin ciddi bir tartışma ortamı olmadan, Anayasayı yapanların tek taraflı propagandasıyla 7 Kasım 1982’de sandık başına gitti. Oylama, seçmenlerin %91,3’ü gibi büyük bir katılımla gerçekleştirildi. Anayasa vatandaşların %91,4 evet oyuyla kabul edilerek yürürlüğe girdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder