22 Mayıs 2012 Salı

Anayasa’nın Uygulanması ve Siyasi Hayat

Anayasa’nın Uygulanması ve Siyasi Hayat

Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bugünkü gibi siyasi parti grupları yoktu. Buna karşılık Meclis’te fiilen birçok farklı grup meydana gelmişti. Mustafa Kemal ise gruplaşmaların TBMM’nin iş yapmasını zorlaştıracağından kendi grubunu, Birinci Grup olarak anılan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu’nu kurdu. Buna karşılık meclisteki diğer muhalafet gruplarının toplandığı İkinci Anadolu ve Rumeli Müdafaa-ii Hukuk Grubu kuruldu. Devletin tarih yazarları Birinci Grubu ileri ve devrimci olarak sınıflandırırken, İkinci Grubu muhafazakar hatta gerici olarak lanse etmişlerdir. Ancak Cumhuriyet sonrası dönemde bazı tarihçilerin yaptıkları araştırmalara göre bu yargı doğrulanamamakta ve İkinci Grup “liberal” muhalefet olarak tanınmaktadır.
Birinci Grup ile uyumlu hareket etmeyen ve güçlü bir muhalefet oluşturmaya başlayan İkinci Grubun gücünü azaltmak ve tasarladığı reformların yapılmasını kolaylaştırmak amacıyla, dönemin Başkomutanı Mustafa Kemal TBMM’nin seçimlerinin yenilenmesinin kendisine daha rahat etme imkanı vereceğini düşünerek 1 Nisan 1923’te erken seçim kararı almıştır. Ancak bu kararın o zaman yürürlükte olan Anayasa’ya uygunluğu tartışmalıdır. Çünkü Anayasa’nın “madde-i münferide”si milli gayenin gerçekleşmesine kadar Meclis’in aralıksız toplanacağını öngörüyordu. Meclis’in amacının gerçekleştiğinde ise üçte-iki çoğunlukla karar verilebilecekti. Oysa, seçimlerin yenilenmesi kararı fiilen amacın gerçekleştiğine karar vermek anlamına geldiği halde, bu karar anayasaya aykırı olarak basit çoğunlukla alınmıştır. Bu durumda erken seçim kararı Meclis’e karşı gerçekleştirilmiş fiili bir darbe olarak nitelenebilir.
1923 yılının Haziran-Temmuz-Ağustos aylarında iki dereceli olarak yapılan seçimler sonucunda İkinci Grup’tan hiç bir kişi yeni Meclis’e girememiş (bunda Hiyanet-i Vataniye Kanunu’nun[1] etkisi vardır) ve böylece İkinci Grup tarih sahnesinden silinmiştir. Bu olay Türkiye Cumhuriyeti’nde tek parti yönetimine ve Mustafa Kemal’in kişisel egemenliğine gidişin başlangıcı olmuştur.
Kaynak: Türkiye’de Anayasalar ve Siyaset, Mustafa Erdoğan

[1] Mustafa Kemal’in Başkomutan sıfatıyla çıkarttığı Birinci Grup dışındaki siyasi grup ve örgütlerin faaliyetlerini sürdürme imkanları ortadan kaldıran ve bu grupların vatan hainliği ile suçlanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten kanun

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder